Osmanlı Türkçesi, Oğuz Türklerinin Anadolu’da kurdukları yazı dilinin ayrıldığı üç dönemden ikincisi için kullanılmaktadır.
Oğuz boylarının konuşma diline dayanan “Batı Türkçesi” “Batı Oğuzca’sı” “Türkiye Türkçesi” gibi adlarla anılan bu yazı dilinin ilk dönemine “Eski Osmanlıca”, “Eski Türkiye Türkçesi” ve “Eski Anadolu Türkçesi” gibi adlar verilmiştir. Zaman bakımından bu dönem Anadolu Selçukluları ve beylikler çağı ile Osmanlı Devleti’nin 15.yüzyılın ikinci yarısına kadar uzanan kuruluş dönemini içine alır. Buna göre Osmanlı Türkçesi tarih bakımından Osmanlı Beyliği’nin gittikçe güçlenerek Anadolu’da siyasi birliği sağlamasından sonra, özellikle İstanbul’un fethiyle birlikte bu kentin yeni bir bilim, kültür ve uygarlık merkezi haline gelmesiyle gelişen bir yazı dilidir.
Bu yazı dilinin en belirgin çizgileri, kelime dağarcığının Arapça ve Farsçadan alınmış sayısız denilecek ölçüde kelimeyle yüklü olması, Türkçenin söz dizimi kuralına aykırı yapıdaki Farsça ad takımı ve sıfat takımlarının yaygın olarak kullanılması ve Türkçe kurallı örneklere uymayan cümlelere oldukça geniş yer verilmesidir. Dilimizin bu tarihi döneminde çeşitli alanlarda pek çok bilim kitabı yazılmış, şiir ve düz yazı türlerinde sayısız edebiyat eseri ortaya konmuş, devletin bütün iş ve işlemleri belgelendirilerek büyük bir arşiv meydana getirilmiştir. Dil, tarih, edebiyat, sanat, kültür, hukuk ve iktisat tarihi alanlarındaki araştırmalar bu yazılı ürünlerin incelenmesine dayandığı için Çevrim Tercüme olarak Osmanlı Türkçesi sahasında kendini yetiştirmiş uzman çeviri ağımızla siz sevgili müşterilerimize kaliteli bir hizmet sunmaktayız.